Konumuz Ahilik..
Ahilik iyi ahlakın, doğruluğun, kardeşliğin, yardımseverliğin kısacası bütün güzel meziyetlerin birleştiği bir sosyo-ekonomik düzen olarak tanımlanır..
Önce Ahilik kültürünü anlatan, çok güzel bir örnek verelim..
Olay Osmanlılar zamanında geçiyor..
Dönemin padişahlarından Fatih Sultan Mehmet esnafın durumunu öğrenmek, hal hatır sormak, ahlaki durumlarını ölçmek ve birde sıkıntıları şikayetleri birinci ağızdan duymak için tebdili kıyafet yapmış.Yani Padişah gibi değil,fakir bir vatandaş gibi giyinmiş, yanına hiçbir adamını almadan tek başına pazara inmiş, dolaşmaya başlamış. Henüz sabahın erken saatleri..
Bir esnafa uğrayıp selam vermiş. Sonra bir miktar bal satın almış. Çıkarıp parasını ödemiş. Tam dükkandan ayrılacak iken tereyağını görmüş, ondan da almak istemiş.
Esnafa "Birazda tereyağı tartar mısın?" diye seslenmiş.
Ancak esnaf padişahın hiç de beklemediği bir cevap vermiş:
“Efendi, sen geldin benden bu sabah alışveriş yaptın, ben siftahımı yaptım çok şükür. Ama karşımızdaki komşum henüz siftah yapmadı. Yağı da oradan alsanız, o komşum da siftah etmiş olur. Böylesi daha hayırlıdır" diye karşılık vermiş.
Bu cevap karşısında Padişah kendisini tanıtmış ve esnafa böyle duyarlı, başkalarını düşünen, dürüst bir esnaf olduğu için teşekkür etmiş.
xx
Ben bu kıssadan hisseyi okuduğumda çok duygulanmıştım.
Düşünebiliyor musunuz? Bundan yüzlerce yıl evvel esnaflar arasındaki birlik, beraberlik ve dayanışma ne kadar güzelmiş..
O zaman devrin padişahı bile tebdili kıyafet gezip kendisini insanların, esnafın tanımadığı halde davranışı karşısında gururlanmıştır.
İşte esnaf dediğin böyle olmalı...
**
BUGÜNÜN ESNAFLIĞI...
Gelelim bugünkü esnaflara...
Kimse kızmasın,gücenmesin...
Ama Osmanlı dönemindeki gibi davranacak kaç tane esnaf çıkar bugün?
Onu da geçelim.. Birçok esnafın gözü yok mudur komşusunun işinde gücünde, gelirinde? Hemen hemen her esnaf başka esnaf grubununda ürününü satıyor.
Yine büyük bakkal konumundaki Marketler bırakın bakkaliye işini, kırtasiyecilik yapıyor, kasaplık yapıyor, manavlık yapıyor.. Fırını bile var. Hatta kuyumculuk bile yapıyor.
Tekel bayisi olan arkadaş, tekel maddesi ve içkinin yanında sakız, çikolata, çerez satmıyor mu?
Tavuk satanlar, kırmızı eti de aynı yerde satmıyor mu? Orası kasap dükkanımı başka bir işyerimi?
Manavlar sadece sebze meyve değil,kimisi ekmek satıyor işyerinde,
kimisi kömür!.. Evet evet,yanlış okumadığınız , kömür satan manav bile
var..
Adam, pastahane açmış, ama bal gibi ekmek üretip satıyor.. Yada pişirim fırını açmış, ama yanında somun ekmekte, pide ekmekte üretiyor satıyor..
Hatta ve hatta simit fırının da bile ekmek imal edip satabiliyor..
Şimdi bu esnaflar kendilerini savunacak. Mesela pastaneci ekmek üretmesine kılıf olarak "Biz unlu mamüller üretiyoruz" diyerek suyun yüzüne çıkacak.
Elbette günümüzde artık her esnaf yaptığı işin yanında başka işler yapsa da kendini haklı gösterecek mazereti üretiyor.
Ben sadece örnekleme yaptım.
Ben birkaç örnek verdiğim bu kategorilere giren esnafları suçlamak, yada karalamak istemiyorum. Ama Osmanlı dönemindeki gibi esnaflığın birbirini düşünen, dayanışma içinde olan şeklini istiyorum..
İşte o zaman gerçek AHİLİK yerine gelmiş olur..
Ne diyelim,"Allah herkesin gönlüne göre versin ve kazancında helalinden versin.."