Bu Tarsus’ta olaylara gelişmelere herkesin kendi gözlüğü ile bakmak zorundasınız.
Allah korusun,başkalarının gözlüğü ile bakarsanız senden kötüsü olmaz.
İllaki herkesin kendi gözlüğü ile bakacaksın. NOKTA!..
Bu Tarsus’ta sorunlar o kadar çok ki.
Yazmakla, anlatmakla bitmiyor.
Bakın bir şehir düşünün.
15-20 yıldır yeni açılan bir cadde yok. Tarsus’un durumu böyle.
Trafik ne yapsın? Araç sahibine yapsın. Bir şehri güzelleştiren yoldur.
BEYAZ DOLMUŞLAR!
Bu şehirde dolmuşlar kazaya davetiye çıkarıyor. Özellikle beyaz dolmuşlar.
Çoğu trafik kuralını dinlemiyor. Tek amaçları yolcu kapmak. 140-150 adet araçları var. Şehrin her yerindeler ama kurallara uyan yok. Bazı kaptanların elinde cep telefonun eksik olmadığı ileri sürülüyor .
Zaten kılık kıyafete hiç dikkat eden yok... Onlarda Trafik kurallarına uysalar olmaz mı?
Bu dolmuşlarında düzene sokulması lazım. Kaymakam bey ve İlçe Trafik komisyonu el atmalı. Mesela hepsi beyaz renk olsun.
Yada değişik yerlere yolcu taşıyanların renkleri belirlenip Mersin’deki gibi olsun.
Fazla bir şey diyemiyorum.
Kaymakamlığın bu konuya dikkat çekmesini bekliyoruz.
Komisyon toplanıp bu işe bir çeki düzen vermeli.
Şimdilerde birde getir götürcüler türedi. Allah araç sürücülerine sabır versin. Halk arasında getir götürcüler olarak bilinen motokuryeler trafiği tehlikeye atıyor. Her sektörde artık motokuryeler var. Ve bunlar trafikte tehlike yaratıyor. Oysa trafik kuralları var.
Bize bu konuda çok şikayet geliyor.
Bizde konuyu buradan mobiletle servis yapan motokuryelere çeki düzen verilmesini temenni ediyoruz.
Bu motokuryeler yağmur çamur dinlemiyor, trafik kuralı dinlemiyor. Çok süratli olarak gidecekleri yere gidip gelmeyi hedefliyorlar.
Sanki trafik kuralları bu motokuryelere işlemiyor. Bir bakıyorsunuz araçların arasından geçiyor, önünüze çıkıveriyor.
Tabi birde beyaz dolmuşların yarattığı sıkıntı olunca trafik allak bullak oluyor.
Bunlar çok önemli konular elbette. Bana telefonla ileten, e mail atan, yolda karşılaştığımızda söyleyenler çok. Biz de sizden gelenleri köşemize alıp yazıyoruz. Bu gibi işlerin takipçisi olmaya devam edeceğiz.
TAVSİYE
Geçtiğimiz gün Tarsus Devlet Hastanesine yolum düştü.
Çok okurumuz bize hastaneye çağırıyor. Bazen hastaneye gidip şikayetleri dinliyorum. Başhekim SADIK EMRE
DİREK’i ne zaman arasam cevap belli..
“Başhekim toplantıda”
Dün hastaneye makamına gidip sekreterine sordum.
Cevap aynı..
“Başhekimimiz toplantıda”
Dün hastane yine çok kalabalıktı. Sayın Baştabip
SADIK EMRE DİREK, bu toplantıları saat 15.00’den sonra yapsanız. Sabah gelen oluyor, öğlen soran oluyor.
Acili gezin, polikliniklerin önünü gidip görün.
Her gün aynı saatlerde aynı adamlarla toplantı yapıyorsunuz. Bir İmran bey yada başhekim yardımcıları ile toplantı yapılıyor.
Biz senin kişiliğinin ve idareciliğinin dürüst olduğunu biliyoruz. Ama bu yetmiyor.
Biraz da seni arayan soranlara vakit ayırsan. Ben üç kez gittim, üçünde de hep toplantıda olduğunuz söylendi. Saat 15.00’den sonra toplantı yapın diyoruz ama saat 15.00’den sonrada Mersin’e gidiyorsunuz.
Oraya gelip görüşmek isteyenlere de biraz zaman ayırın.
Bu da benden sana bir dost tavsiyesi. Yaparsınız veya yapmazsınız. Bu da kendi bileceğiniz bir iş..
Yoksa bu hastane ile ilgili sıkıntı ve sorunları yazsak günlerce bu konuyu işlesek bitmez.
Zülfüyare dokununca senden kötüsü yok derler. Kimseye dokunmazsan senden iyisi bulunmaz.
Ama bizimde işimiz bu. Sıkıntı ve şikayetleri elbette yazacağız.
NAZAR DEĞMESİN!
Tarsus’ta bugünlerde odaların kongreleri yapılıyor. Biri dışında tüm odaların seçimleri tamamlandı. Belediye Başkanı HALUK BOZDOĞAN bu yıl bir oda dışında diğer odaların kongrelerine katılmamıştı. Kongrelerini bitirenlere bugünlerde HALUK BOZDOĞAN hayırlı olsun ziyaretlerine başladı. Sanırım Haluk beyde seçim startını vermiş ki, Odaların başkanlarına hayırlı olsun ziyaretleri yapıyor..
İnşallah sonu iyi olur..
SEÇER
Bundan bir müddet evveldi. Çok yazılar yazdım. Hatta geçenlerde Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı VAHAP
SEÇER’i ziyarette bizzat başkana ilettim.
“Eshab-ı Kehf’in tepesine bir Türk bayrağı dikelim” dedim
Seçer de yanımda ilgili kişiyi aradı ve “Bizim Eshab-ı Kehf’e büyük bir Türk bayrağı dikelim” dedi.
İlgilisi “tamam başkanım” dedi ama aradan 2 ay geçti, hala bayrak direği bile dikilmedi.
Dün bir duyum aldım. Mersin Büyükşehir Belediyesi bayrak direğini dikmiyorsa Tarsus Belediyesi dikecekmiş.
Tabi bu bir duyum..
Bizim için fark etmez. Bu şanlı bayrağımızı kim Eshab-ı Kehf’de dikerek dalgalandırırsa teşekkür ederiz.
Adana’dan Mersin’e, Mersin’den Adana’ya gidenler otobandan geçerken Eshab-ı Kehf’in tepesindeki Türk bayrağını görecektir.
Zaten bu Eshab-ı Kehf dağını da oyarak adeta kel aynak kuşuna çevirdiler. Bunu da defalarca yazdık, kimse ilgilenmedi.
Demek ki herkes hayatından memnun..
TAKBAŞ YOLU
Tarsus-Çamlıyayla yolunda Kaplan Petrol’dan Koç kasabına kadar olan bölgenin dar olduğunu, yolun genişletilmesini istedik.
Önce “tamam” dediler. Kasım’da geldi olmadı. Aralık’ta dediler olmadı, yılbaşından itibaren başlanacak dendi, olmadı.. Bakın işte Ocak ayı bitiyor.
Şubat’a gireceğiz.
Bir ay sonra kış biter bahara gireriz, yine mi yapılmayacak bu yol.
Yoksa burası açılmayacak mı?
Bu iş nasıl bir iştir anlayamadım.
Sayın Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı VAHAP SEÇER bu yazılanları lütfen dikkate alın.
Bu işler sadece bizim yazmamızla değil, ilk sizin gündeme getirmenizle gündeme geldi. Bu yolu yapın sizin eseriniz olsun.
Yarın bir gün bu yoldan geçenler rahat nefes aldığında “Bu yolu Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı VAHAP SEÇER böyle genişletip yaptırdı” desinler.
Bugünlük bu kadar..
Herkese hayırlı cumalar diliyorum.