Tarsus Müftülüğü Çanakkale Zaferinin 99. Yıldönümünü düzenlemiş olduğu muhteşem bir konferansla kutladı.
Tarsus halkının oldukça yoğun bir ilgi gösterdiği proğrama Tarsus kaymakamı Hasan Göç’de katıldı. Proğram hakikaten oldukça güzeldi.
HALİMİZİN AYNASI BİR DÖRTLÜK
Kur’an-ı Kerim tilavetinden sonra Selamlama konuşması için kürsüye gelen Tarsus Müftü vekili Ali Kılınç “Tarihini bilmeyen milletlerin coğrafyasını başka milletler çizer” dedikten sonra Kerküklü Türk Halk Müziği sanatçısı Abdurrahman Kızılay’ın İslam coğrafyasına ayna tutan şu dörtlüğünü okudu.
‘Yıktılar kalamızı
Sürdüler balamızı
Daha can bedendeyken
Verdiler salamızı.”
İMANIN TEKNİĞİ YENDİĞİ ZAFER ÇANAKKALE.
Müftü vekili Alı Kılınç’ın selamlama konuşmasının hemen ardından konferansını sunmak üzere kürsüye gelen tarihçi Mustafa Turan, yaptığı tesbitler ve anlattığı anekdotlarla dinleyenleri adeta gözyaşına boğdu.
İşte bu güzel konferansın satırbaşları..
*Millet olarak neslimize Çanakkale’yi öğretmek zorundayız. Bu hususta imamdan öğretmene hepimiz vebaldeyiz.
*Çanakkale’de bir ağaç var. 99 yaşında. Acılı bir ağaç. Kendisine bakıldığında görülen şey Çanakkale savaşının dehşetinden başkası değil. Bir ağaç bile bu kadar acı çekerken acaba bu millet ne kadar acı çekti?”
*Çanakkale savaşında metrekareye 5 litre insan kanı düşerken 6 bin de mermi düşüyor.
Milyonda bir ihtimal gerçekleşiyor. Mermiler gözyüzünde çarpışıyor. Çanakkale kitabını yazmadan evvel, Çanakkale’nin köylerini ziyaret ettim. Bana şöyle dediler: “savaştan 15 yıl sonra 1930 yılında bile buraya yağmur yağdığı zaman hala topraktan kan fışkırırdı.”
*Eceabatlılarda şöyle diyor: “Biz Çaknakkale savaşından kalan şarapnel ve mermileri hurdacılara satarak tam 40 yıl geçimimizi sağladık.”
*Çanakkale’yi gezerken orada bu büyük destanın ciddiyetinden uzak, Türk gençleri gördüm. Çok üzüldüm.
*Bahtiyar Vahapzade şöyle der: “Geçmişine taş atanların geleceğine gülleler atılır”
*Birçok yönüyle tarihte eşine rastlanmayan Çanakkale hakkında yazılan kitaplar yönüyle de eşsizdir. Yerli ve yabancı Çanakkale hakkında tam iki bin kitap bulunmaktadır.
*Çanakkale’den imanı çıkarırsanız geriye hiçbir şey kalmaz. Çünkü Çanakkale’de iman, tekniği yenmiştir. Anlatılan esrarengiz hadiseler birer hurafe değil, gerçeğin ta kendisidir.
* Çanakkale’yi daha iyi anlayabilmek için hanım kardeşlerimize bir çağrıda bulunmak istiyorum. Lütfen 18 Mart’ta eşinize ve çocuklarınıza Çanakkale Mönüsü hazırlayın. Tuzsuz, yağsız bir çorba ve bir dilim ekmek ve üzüm hoşafı.
*Siz Tarsuslular oldukça şanslısınız. Çünkü Çanakkale Destanının sembolü Nusrat Mayın gemisi şehrinizde bulunuyor.
Çanakkale savaşında anadolunun durumunu bir ozan şöyle anlatıyor:
Bacım yedisinde hamur yoğurdu,
Annem 70’inde cephe için çocuk doğurdu’
Çanakkale savaşında lambalarımız gazsız, ozanlarımız sazsız, mevsimlerimiz yazsız kalmış idi.