İNÖNÜ- CHURCHİLL BULUŞMASI

Dünyada Barış kenti  denilince bizim aklımıza her zaman Tarsus Yenice gelir.

Yenice, düne kadar Tarsus’ta bağımsız bir belediye idi. Tarihi bir kent olması nedeniyle dünyanın gözü hep burada idi. Ama 2014 yılı yerel seçimlerine girerken Yenice, Mersin Büyükşehir Belediyesi sınırları içine alınıp Tarsus’un mahallesi konumuna getirildi. Yenice belediyelik kimliğini yitirdi, muhtarlık oldu. Bugün hala bunun üzüntüsünü yaşıyoruz.

Yenice denilince içim cız ediyor, üzülüyorum. Oysa Tarsus il,Yenice ilçe olmalıydı.. Buraya artık Tarsus Belediyesi hizmet götürüyor.

Bugünlerde  İnönü- Churchill görüşmesinin 78. yılını kutlamaya hazırlanırken Tarsus Belediyesi bu önemli beldede iki önemli hizmet birimini  açıyor. Yenice Mahallesi İnönü-Churchill Parkı Okuma Salonu Açılışı.. Ve 10:30’da Yenice Mahallesi Jandarma Komutanlığı Yanında Okuma Salonu Açılışı yapıldı..

xx

Gelelim Yenice Barış görüşmelerine.. Bundan 78 yıl evvel İkinci Dünya savaşı öncesi Türkiye 2. Dünya savaşına girsin mi, girmesin mi? sorusunun cevabı aranmaktadır. Yenice’de 2. Dünya savaşı öncesinde dönemin Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı İsmet İnönü ile İngiltere başbakanı Churchill bir araya gelir.İki lider Tren vagonu içinde buluşur. Amaçları, Türkiye’nin savaşa girip girmemesini görüşmektir. Bu konuda bir görüşme yapılır, İnönü, Türkiye’nin savaşa katılmama kararı aldığını açıklar.

Öyle ki dünya tarihinin değişip değişmemesi bu barış kentinde yapılan bir imza ile sağlanmıştır.. 2. Dünya Savaşının en kritik günlerinde tarihe tanıklık eden İnönü-Churchill Yenice Beyaz Vagon görüşmesi Yenice’de imzalanmıştır.

Bizler o yıllarda henüz dünyaya gözlerimizi açmamış olsak da, bugünkü barış ortamının   temelleri Yenice’de atılmıştır. O önemli tarih 30 Ocak 1943’tür.. Yenice Belediyesinin kapanmasından sonra Tarsus Belediyesi burada kutlamalar yapmaktadır.

Şurası bir gerçektir ki, Yenice’nin tarihi bir barış kenti olduğunu kabul edelim. Atatürk’ün tüm dünyanın sömürgeci devletlerine karşı büyük bir zafer kazanarak kurduğu genç Türkiye

Cumhuriyetinden seslenerek söylediği, Yurtta Sulh, Cihanda Sulh sözünün bu görüşmede

tüm dünyaya gösterilmiştir. Bu temel felsefeden hareketle Atamızın silah arkadaşı, olan 2.

Cumhurbaşkanı İsmet İnönü dünyayı bir kan gölüne döndüren bu savaşa, ülkemizi girdirmeyerek, genç cumhuriyetimizin barış içinde kalmasını sağlamıştır.

2. Dünya savaşının karışık atmosferinde bir yandan Almanlar’ın Ortadoğu’ya inmelerini önlemek için, diğer yandan İngiliz ve Amerikalılar’ın ülkemizi kendi saflarında savaşa girdirmek için yapılan tüm baskılara ve dayatmalara karşı, akıl ve sağduyu ile barış sağlanmıştı. Hatta o dönemlerde dünya savaşından dolayı ülkemiz içinde de büyük sıkıntılar yaşanmış, bir yandan yokluklarla mücadele edilirken, diğer yandan savaş isteklilerine karşı zafer kazanılmıştır. İnönü o günlerde kendini bu konuda eleştiren muhaliflerine karşı, demiştir ki: “Ben sizleri aç, susuz bıraktım ama anasız, babasız bırakmadım”

Gerçekten de Türkiye’nin o dönemde savaşa girmesi resmen intihar etmek demek olacaktı.

Bugün barış içinde yaşıyorsak o kararın önemi büyüktür.

BARIŞ KENTİNE BİR KEZ DAHA SELAM OLSUN..