::
18 Nisan 2024 Perşembe

:

:

:
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Yakup BONCUk Yakup BONCUk

KOMŞUMUZUN CENAZESİ OLSA RADYO TV AÇMAZDIK

08 Mayıs 2019 Çarşamba 11:20

Yıllar geçtikçe insanlar değişiyor.

Yada yeni nesil çok daha değişik yetişiyor.

Atatürk gençlere ve çocuklara güvenmiş ve bizlerinde güvenmesini istemiş. Doğru söylemiş büyük atamız. Ancak artık teknoloji ile birlikte  çocuklar ve gençleri tutabilmek zor. Tabi terbiye etmekte artık çok zorlaştı.

Çünkü cep telefonu denilen bir icat çıktı, birde buna internetin ilave getirisi eklendi. Çocuklar ve gençler ekmek istemiyor,  su istemiyor elinde telefon cıkıdık..cıkıdık mesajlaşıyor.

Bu nedenle  büyüklerini dinlemeyen çocuk ve gençlerin sayısı hızla artmakta. Ahlaki çöküntünün mesafesi aralanmakta.

Ne de olsa teknolojik çağa ayak uyduruyorlar. Bu yüzden okula gidenlerinde dersleri aksamakta.. İletişim kolaylaşınca bunun nimetlerinden de çocuklar ve gençler daha çok yararlanmakta. Her şeyin fazlası zarar verdiği gibi, bu Cep telefonu ve internet bağımlılığında da ölçüyü kaçırmamak gerekiyor.

Eskiden insanlar her şeye daha duyarlıydı. Daha hassas idi.

Şimdi yeni nesilin ahlakı çok değişik. Tabi büyük dediğimiz insanlarda da büyük değişimler oldu.

Mesela evimizde cenaze olsa.. Komşular yemek yapıp getirirdi. Taziyeye gelenler üzüntülerini bildirirdi.  Şimdilerde insanlar cenaze evlerine bir başsağlığı için birde yemek yemek için gidiyor. Öyle insanlar var ki,  cenazelerin anonslarını takip ediyor.

Yine cenaze olduğu zaman evlerimizde radyolar açılmazdı. Sonra icat olan TV‘lerini de açmazlardı.. TV olmadığı yıllarda radyolar bile  bir hafta 15 gün hatta aylarca açılmazdı. Cenaze kendi evimizde ise bir ay, hatta iki ay radyo-TV açılmadığı olurdu.

Çocuklar radyolu yada daha sonraki yıllarda TV’yi açmaya kalksa “Oğlum/kızım komşumuzun cenazesi var. Saygısızlık olur “ denilerek çocuklara adet gelenek ve görenekler öğretilirdi.

Şimdilerde  kendi evinizde bile cenaze olsa, çocuklar bunun bilincinde olmuyor. Radyo pek kullanılmadığı için TV’leri açıyorlar, müzik dinliyorlar. Artık ne ölüye , nede diriye saygı kalmadı, dersek abartmamış oluruz.

Malum bugünlerde  Mübarek Ramazan ayını yaşıyoruz. Müslüman bir ülkede yaşıyoruz. Haliyle islamın gereklerini yerine getirmeye gayret edenimiz çok. Sağlığı yerinde olanlar oruçlarını tutuyorlar, Teravih ve vakit namazlarını kılıyorlar. Bunu yapmayan kullara da bizim hesap sorma hakkımız yok. Kim ne iyilik ve ibadet yapıyorsa sevabı kendine, yine kim kötülük yapıyorsa onunda günahı kendine.

Benim diyeceğim, şu mübarek Ramazan ayında oruç tutmayanlar, karşısındaki  oruç tutan insanlara karşı biraz saygılı olsun yeter. Yani yolda yürürken fosur fosur sigara içmek, elindeki simidi yolda yürürken ısıra ısıra yemek. Veya başka bir yiyecek maddesini  şu Mübarek ayda ulu orta yemek biraz abes kaçıyor.

Eskiden insanlar oruç tutana daha çok saygı  gösterirdi. Oruç tutmayanlarda yemeklerini kapalı alanda yer, sigarasını, suyunu  kimselere göstermeden içerdi.

Cenazeye ve cenaze evine saygı kalmadı derken, maalesef  Ramazan ayına da, oruç tutana da  eskisi gibi saygı kalmamış.

Bu gibi basit gibi görünen ama çok önemli olan hassas konulara dikkat etmek gerek.

Bunlar en azından insanlığın gereğidir.

Saygı, sevgi ve hoşgörü bu hayat daha güzel ve yaşanılır olacaktır.

 

 

 

 

Paylaş:  Facebook Twitter Google
YAZARIN DİĞER YAZILARI