::
04 Ekim 2024 Cuma

:

:

:
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Yakup BONCUk Yakup BONCUk

KÜÇÜK MİNARE

05 Eylül 2024 Perşembe 13:37

 

TARSUS’UN KÜÇÜK MİNARESİ

Yıl, 2020..

Aylardan şubat…

Şubat’ın son günlerine denk gelen bir Cuma vakti, Tarsus kent merkezindeki Küçük Minare camisi namaza gelen cemaate son kez ev sahipliği yapıyordu. Çünkü Şubat ayındaki bu Cuma namazından sonra caminin restorasyon işi yapılacaktı. Böylece bu cami ibadete kapatıldı. Uzun süre cami kapalı kaldı,  restorasyon işi için ihale yapılması beklendi.  Aradan aylar geçti, yıllar geçti.

Ve  2022 yılı Aralık ayında ihale yapılarak işi bir firmaya verdiler. İhalenin ve yer tesliminin ardından  Küçük Minare Camisi sökülmeye başlandı.

Tadilat , yani restorasyon işlemi Caminin, eski belediye  hizmet binası istikametindeki yer altı tuvaletinin su sızdırması, çökme yapması ve tehlike arz etmesinden kaynaklanıyordu. Oysa tehlike sadece tuvalet kısmında vardı. Burası yıkılabilir, zemini sağlamlaştırılabilir, hatta tuvalet iptal edilerek cami kurtarılabilirdi.

Kuşlu Cami yada Melik Tahir Camisi olarak da bilinen bu güzel cami  1873 yılında inşa edilmişti.  Adana Vakıflar Bölge Müdürlüğüne ait 20 Ocak 2020 tarihli raporda Küçük Minare Camisinin  iç ve dış duvarı ile sütun kirişlerinde derin çatlakların olduğu, cemaatin güvenliği açısından risk taşıdığı ileri sürülerek cami 2020 yılı şubat ayında ibadete kapatılmıştı.

xx

Ama bizim işgüzarlar, el atmışken tüm camiyi de elden geçirelim dediler. Böylece caminin sökümüne başlandı. İçerisi boşaltıldı, minberi yıkıldı. Mermerleri söküldü. Yerdeki halılar ve ahşap döşemeler kaldırıldı. Caminin iç bölümündeki iki katlı alan söküldü. Pencereler kapılan, vantilatörler, klimalar sökülürken caminin içinde bir şey kalmadı. Ardından caminin  tavanı söküldü.

Yeter mi?

Yetmez! Caminin sökümüne devam edildi.

Nedeni..

Hazırlanan restorasyon işinde caminin aslına döndürülmesi planlanmıştı. Yani Camide eskiden 1000’in  üzerinde vatandaş namaz kılabilirken, caminin sonradan yapılan tüm ek binaları ve damı söküldü.

Çünkü Küçük Minare Camisi adı üstünde “Küçük Minare Camisi” olarak düzenlenmeliydi. Caminin duvarları, tavanı, havlusu hepsi bir bir söküldü. Yandaki ek binalar yerle bir edildi.  Hatta bahçeyi işgal eden (!) İmam evi  de  boşaltılarak yıkıldı.  Camiden sadece iki duvar kaldı.. Ölçüldü, biçildi, aslında caminin ilk yapıldığı yıllardaki haline gelinecekti. Yani burası Küçücük Minareli bir cami olacaktı.

Tabi ya?

Adı üstünde Küçük Minare..

Oysa minare  bile orijinal değilmiş! Yani ilk yapıldığı yıllardaki  küçük minare şekline döndermek için minarenin de taşları tek tek söküldü.

Bu arada Cemaatin namazını kılabilmesi için eski Maliye Sarayındaki Belediyeye ait bir toplantı salonu geçici olarak Mescide dönüştürülerek geçici çözüm bulunmuştu.

Bu arada tadilat işleri  yapılıyordu. Bir gün baktık ki, caminin minaresi bile hiç kalmamış, taşları tek tek sökülüp numaralanmış. Sonra zemin düzenlemesi yapıldı, duvarlar temizlendi, üzerindeki sıvalar kırıldı, taş  binanın yarısı kalmış iskeleti bulundu. Artık  Küçük minareyi, Küçük Minare Camisine dönüştürmek için tekrar kollar sıvandı. Herkes bu caminin nasıl olacağını, kaç kişinin namaz kılabileceğini konuşmaya başladı. Bin kişi yerine 200-250 kişi ancak namazı kılabilecekti, küçücük kalacak camide..

Ama 5-6 ay evvel bir de baktık ki Caminin restore işleri durdurulmuş.

Nedeni parasızlık, yada kaynak yetersizliği..

Veyahutta Tasarruf tedbirleri deyin.

Yani  mazeret olarak ne gösterirseniz gösterin,  çünkü caminin restore işleri stop (!) etmişti. Gazetemizin Yazı işleri müdürü Ahmet Can Erdoğan’ın da üzerinde hassasiyetle durduğu Küçük Minare Camisinin inşaatının devam edebilmesi için Ekspres gazetesi olarak sürekli yayın yapıyoruz. Ama  Küçük Minare Camisi inşaatı yarım kaldı,  tabi Caminin de boynu bükük, minaresi yarım kaldı.(!)

Hatta bu arada Küçük Minare Camisinin en kıdemli cemaatlerinden Tat Gıda’nın sahibi Adil Tat abimiz de Caminin yeniden ibadete açılmasını göremeden hayata gözlerini yumdu. Oysa Adil abimiz “Benim cenaze namazımı  Küçük Minare Camisinde kılın” diye vasiyet etmişti.

Velhasılı vel kelam..

2020 yılının Şubat ayına kadar Tarsus kent merkezinde tarihi ve çok güzel bir Camimiz vardı!

Vardı diyorum..

Çünkü artık yok!

2020 yılından bu yana cami sökülüp yerle bir edildi… Yani adeta eridi. Adeta yok oldu.

Şimdi güzelim caminin iskeleti, kentin ortasında adeta canlı cenaze gibi duruyor…

Görüp de üzülmemek elde değil..

Bu işi eline yüzüne bulaştıranlara kızmamak mümkün değil..

Yeter artık..  Küçük Minare Camimizi bir an evvel yeniden ayağa kaldırın..

Çünkü hem ayıp, hem de günah oluyor yapılanlar!..

Paylaş:  Facebook Twitter Google
YAZARIN DİĞER YAZILARI