Ne zaman memleketim Aydıncık ve Gülnar’a gitsem, orada görev yapan kaymakam, Müftü ve  diğer yöneticilerle mutlaka tanışırım.

Gülnar müftüsü Zekeriya Koçak hoca; tanışmaktan memnuniyet duyduğum değerli bir müftüydü.

Dışardan görebildiğim kadarıyla Zekeriya hoca,  oldukça mütevazi bir insandı. Bir bürokrat gibi değil, halkın içinden biri gibi olmayı çok seviyordu.

Oldukça samimi ve son derece güler yüzlü bir insandı.. Reklamdan ve gösterişten  fersah fersah uzaktı.

Esasen bir amiri personelinden sormalı. Gülnar’da görev yapan din görevlisi arkadaşlarıma “Müftünüz nasıl” diye sorduğumda hepsinden  aldığım cevap aynıydı.

“O bizim sadece Müftümüz değil, aynı zamanda hem  abimiz, hem de arkadaşımızdı”

Gülnar Müftüsü Zekeriya Koçak hoca, personeline yakın olmanın ödülünü aldı. Gülnar’da görev yapan din görevlileri ilk defa bir Müftünün onuruna veda yemeği veriyor. Veda yemeği 21.08.2015 Cuma günü Gülnar’da gerçekleşiyor. Bu yemekte duygusal anların yaşanacağını tahmin ediyorum.

Gülnar Müftüsü Zekeriya Koçak hoca, Gülnar’dan Kayseri’nin Develi ilçesine gidiyor. Gülnar’lı meslektaşlarım şöyle diyorlar:

“Müftümüz bizim için büyük bir şanstı.  Artık, bu şans  Develi’deki meslektaşlarımızın.”

Zekeriya Koçak hocamıza  Gülnar’ımıza yaptığı  ve yapmayı düşündüğü güzel hizmetlerden dolayı kalbi teşekkürlerimi sunuyorum. Develi’de yapacağı hizmetlerde başarılar diliyorum. İnşallah yolu ve ufku her daim açık olur.

BİR HATIRA..

Bir kaç ay önce, Gülnar’da müthiş bir proğram gerçekleşti.  İnternet üzerinden kabartma yazıyla Kur’an-ı  Kerim öğrenen görme engelliler, Gülnar’da toplandı ve yüce kitabımızı okumakta birbiriyle yarıştı. Haber değeri yüksek olan bu proğramın haberinin Medya’da çok da fazla yer almadığını gördüm. Zekeriya Koçak hocaya sordum.

“Hocam böyle muhteşem bir proğram için neden daha fazla basın mensubu çağırıp konuyu Türkiye gündemine getirmediniz?”

Hocanın cevabı aynen şöyle oldu:

“Bu proğramı biz; Kaymakamlığımız, Milli Eğitim Müdürlüğümüz, Görme Engelliler Derneğimiz ve Görme Engellilerle birlikte düzenledik. Bizim bu proğramı sadece Müftülüğümüz düzenliyormuş gibi haberleştirmemiz doğru ve etik olmazdı. Biz o proğramı  sarfettiğimiz emek kadar haberleştirdik.”