::
16 Nisan 2024 Salı

:

:

:
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Yakup BONCUk Yakup BONCUk

ŞOOOO ALANI GÖRÜYOR MUSUNUZ

06 Nisan 2017 Perşembe 16:33

Hafta sonundan birgün önceydi. Yani  geçen Cuma günü..

Sabahın erken saatleri..

Baktım saatim 08.30 cıvarı.

Bir otobüs geldi kent merkezine.. Kent Lokantasının önünde durdular. 45-50 kişilik bir yerli turist gurubu indi otobüsten.

Kent Lokantasına geçtiler, sabah kahvaltısı  olarak çorba içtiler.  Benim Üçgençarşı’da kısa süreli bir işim vardı. 15-20 dakika sonra işimi halledip Antik Yolun çevresinden gazetemiz ofisine geleceğim.  Baktım,  o kalabalık turist  gurubu tel örgülere dayanmış, Antik yolu seyrediyor..  Arkalarından kalabalığa doğru yanaştım. Genç bir adam  kalabalığın içinde elini havaya kaldırdı. Parmağının ucuyla tel örgülerin ötesini gösteriyordu.

Top sakallı ve Tarsus dışından geldiği belli olan bu genç, çevresini saran 50-80 yaş  aralığında olduğunu tahmin ettiğim emekli gezginlere birşeyler anlatıyordu.

Arkalarından  yaklaştım, top  sakallı gencin anlattıklarına kulak vermeye çalıştım.

“Şooo alanı görüyor musunuz? Burası eski Tarsus kentinin kalıntıları.. Taşlara bakın. Bazalt taşları döşenmiş.. Burası Tarsus’un eski Roma yoluymuş. Altında da kanalizasyonu varmış. Zaten kanalizasyon  girişlerini görüyorsunuz”

Yan taraftan yaşlı bir amca söze karıştı:

“Bey  oğlum, ben burada birşey  görmüyorum. Anlattığın yer neresi? Orada biraz yeşillik görüyorum, birazda toprak parçası o kadar. Sen bize nereyi anlatıyorsun?”

“Bey amca,  bu tellerin arkasında 40-50 metre ileride siyah taşlar döşeli olan  Tarsus’un eski Roma yolunu gösteriyorum, orayı anlatıyorum”

“Tamam da oğlum, gidelim içeriye girelim. Buradan ne göreceğiz ki?’

Yanındaki teyze de  o yaşlı adamı destekledi.

“Bak bu bey doğru söylüyor. Biz taa kalkıp İstanbul’dan geldik. Bu gibi yerleri merak ediyoruz. Hem Tarsus  dünyanın en eski kenti imiş. Burayı merak ediyoruz.”

“Tamam da arkadaşlar. Bu Antik yolun kapısı kapalı. Baktım, sordum görevli de yok. Yoksa sizleri bu alanın içine girdirmez miyim?. Girişte bir turizm danışma bürosu var. Ama orası da kapalı. Görevli yok. O nedenle sizlere bu alanın tanıtımını buradan yapıyorum. Zaten bakın sadece bir taş yol var, birkaç sütun, bir de kanalizasyon girişi. Başka da görecek bir şey yok.”

..//..

Top sakallı turist rehberinin anlattıkları bu kadar. Sonra çevresindeki insanları peşine takıp “Haydin sizi bir de Kleopatra kapısına götüreyim” dedi.

Ancak yaşlı bir teyze rehbere soruyor:

“Bu Tarsus’un bir de Donuktaş’ı varmış. Orasını da görelim”

“Göremeyiz teyze. Orası proğramda yok. Üstelik daha önceden oraya gitmişliğim var. Kocaman bir duvar kaplı alan. Kapısı kilitli, içeriye girmeniz mümkün değil. Orada görevli de yok. Her tarafı  otlar bürümüştü. İçeri girdirmiyorlar. O nedenle dediğiniz yere gitmeye gerek yok.Ben size , Senpol kuyusunu ve Senpol’ün evini, kilisesini, hatta Kleopatra kapısını göstereyim.”

Çevresindeki yaşlı insanlar ister istemez ya bilmediğinden yada nereyi gezdirirlerse orayı görelim mantığı ile hareket ettiğinden rehberin arkasına takılıp gidiyorlar.

Tarsus’ta tarihi eserlerin çevresinde Turizm büroları veya tarihi eserleri tanıtım rehberleri bulunsa çok iyi olacak.

Antik Yol, Kleopatra kapısı, Donuktaş, Şelale gibi yerlerde bu alanları tanıtıcı görevli yok.

Sadece St. Paul (Senpol) kuyusu ve evinin olduğu yerde Kültür ve Turizm Bakanlığının görevlileri var. Onlar burayı çok güzel tanıtıyorlar. Hatta sadece Türkçeyle kalmıyor, yabancı turist geldiğinde İngilizce olarak bile anlatıyorlar. Gerektiğinde St. Paul’un kuyusundan su çekip konuklara bile ikram ediyorlar.

Ama diğer yerlerde pek rehber yok.

Antik Yolun önünde kocaman bir Turizm Bürosu var. Kapısı kapalı. İçinde görevlisi yok.

Eskiden buraya belediye bir görevli verirdi. Kapısı açık olurdu, içinde tanıtım kitapları ve broşürler bulunurdu. Buraya  gelen yerli ve yabancı turistler hem bu Antik yolu gezerdi, hem bilgi alırdı, hem de kitapçık ve broşürlerden verilerek bilgilendirilirdi.

Yine bu şekilde bu Büronun açık tutulması ve burada görevli bulundurulması sağlanmalıdır.

St. Paul kuyusu,  evi ve kilisesinde olduğu gibi görevli verilmelidir.

Bu kentin tanıtımı için fedakarlıklar yapılmalıdır.  Eksik olan yerler içinde görevli bulundurulmalıdır.

Çünkü bu kente gelen yerli ve yabancı turistler birçok yerde kendilerine danışmanlık yapacak görevli bulamayınca  ya yarım yamalak bilgilerle avunuyorlar, yada arkalarına bile bakmadan bu kenti terkedip gidiyorlar.

Olan Tarsus’a oluyor.

Gelen turistler ya su bile almadan gidiyor, yada bir çorba içip gidiyorlar. Oysa bu insanları kentimizde daha çok tutmanın yollarını bulmalıyız.

Paylaş:  Facebook Twitter Google
YAZARIN DİĞER YAZILARI