Tıpkı şair Cahit Sıtkı Tarancı'nın tarifi gibi.

“Asıl biz efsane zannedilecek, kadar muhteşem ve refahlı geçmiş o devrin son yıllarını idrak etmiş olanlar, bu yaşadığımız zamanların arkasından hayret ve ibretle bakıp rüyamıydı” desek

Evet rüya gibi hatırlıyorum bende.

Mersin, Tarsus, Yenice, Adana tren istasyonlarında Tarsus Cevizli Baklavasını satan satıcıların sesi hala kulağımda çınlar.

“Hediyelik bunlaaarrrr. Hediyelik Tarsus Cevizli Baklavası bunlarrrr” diye haykırışları yine duymak istiyorum.

O eski zamanların Tarsus Cevizli Baklavası çok mu lezizdi?

Evet lezizdi. O lezzetler unutulmaz.

Tarsus Cevizli Baklavasının ustaları vardı.

Yahya ve Özşahin kardeşler iyi ustaydı.

O zamanlar şimdiki Hurmalar caddesindeki baklava dükkanlarına babamın elinden tutup girdiğimizde mis gibi Urfa yağı kokan o Tarsus Cevizli Baklavasını unutur muyum hiç?

Bugünlerde yine benim gibi eskilere dalıp da Tarsus Cevizli Baklavasını hatırlayanlar var. Bunu gündeme getirmek gerek. Mersin kent Konseyi başkanı Jasmine Lokmanoğlu'na iş düşüyor. Tarsus Kent Konseyi başkanı Ufuk Başer beye iş düşüyor. Tarsus Ticaret ve Sanayi Odasına, Tarsus Ticaret Borsasına, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığına, Tarsus Belediye Başkanlığına büyük iş düşüyor.Bu nedenle Tarsus Cevizli Baklavasının ustaları  kadim dostum Yücel Keleşoğlu'na, lezzetler ustası  Seyran Davarcı hanıma bu konudaki çalışmaları nedeniyle teşekkür ederim. Onların çalışmaları beni heyecanlandırdı. Bu nedenle benim çocukluk arkadaşım olan Tarsus'un yetiştirdiği çok değerli insan Prof. Dr. Can Özşahinoğlu beyi cepten aradım. Kendisi eski Çukurova Üniversitesi rektörüydü. Şimdi kulak burun boğaz  hastalarına şifa dağıtmakta. Ben telefon açtıktan sonra bir ara bana döndü. Selamlaştık, hoşbeşten sonra konuyu Tarsus Cevizli Baklavasına getirdim. “Hocam, Tarsus Cevizli Baklavasını sizinle konuşmak istiyorum”Bu sözlerin onu heyecanlandırdı. Çünkü Tarsus Cevizli Baklavasını imal eden Yahya ve Mehmet Özşahin onun için önemliydi. Birisi babası, diğeri ise amcasıydı.Kolay mı 1937 yılında Tarsus Cevizli Baklavası, İzmir'de fuarda birincilik ödülü almıştı. Bende konuyu oraya getirdim.

“Hocam Tarsus Cevizli Baklavası nereden Tarsus'a geldi?”

Dedem Halep'ten gelirken Tarsus'a yerleşmiş.  Bu lezzeti de Tarsus'a taşımış.”“Peki hocam fıstıklı baklava ile cevizli baklava arasındaki fark nedir?“Fıstıklı baklavayı Amerika'ya gönderin  bir gün sonra  tadı bozulur. Ama Cevizli baklava uzun süre dayanır. Bu nedenle bizlerde Tarsus Cevizli Baklavasını imal etmişiz, dededen kalma miras olarak”“Hocam aileniz baklavacılıkta marka oldu. Tarsus'un yüz akı oldu. Peki aileden biri neden bu işi devam ettiremediniz” “Bak bu zor bir soru oldu. Ailem beni Amerikan kolejinde okuttu. Tarsus Cevizli Baklavasını bizim aile gibi birde Sarı ailesi yapardı. O ailede bizim aile gibi çocuklarını okuttu, çocuklar iyi eğitim alınca baklava işini bıraktılar” sarı ailesinin de Adana'da tanınmış bir cerrahları var. Adı İsmet sarı. Çok usta bir cerrahtır.Birbirimize iyi günler diledik ve Tarsus Cevizli Baklavasını bir kez daha yadettik.Gerçekten eskilerde Tarsus Cevizli Baklavası çok lezizdi.Hediyelik  Tarsus Cevizli Baklavası  unutulmazlardan.Hey gidi günler hey..