Siyaset sahnesinde yer alan tüm partiler aslında üretime önem veren proğramlar açıklarlar. Ama bunu gerçekleştirmek biraz zordur. Zoru başardığımızda üreten bir toplum oluruz ve bireysel olarak değil, toplumsal olarak kalkınırız.
Ülkede, tarımdan başlayarak sanayide ve diğer sektörlerde üretim, kalkınmanın temelidir. Çünkü Üretim kalkınmanın temelidir. Üretim ile işsizlik ortadan kalkacağı gibi, bir ülkenin ekonomisine de olumlu etki eder. Yani bir ülkede yeterli üretim olmazsa, hepimiz tüketim toplumunun birer ferdi olursak o zaman kalkınma olmaz. Bunu beklemek hayal olur.
xx
Geçen Pazar günüydü. Bu kapsamda geçen gün düzenlenen Üretim Devrimi Kurultayı’na katılmak için Tarsus’un Aliefendioğlu köyüne gittim. Burada düzenlenen Üretim devrimi kurultayını izledim.
Kurultaya Vatan Partisi genel başkan Doğu Perinçek de gelerek Aliefendioğlu köyünde köy meydanında Üretim devrimi kurultayında bir konuşma yaptı.
Kurultaya ayrıca Vatan Partisi Mersin İl başkanı Ali Rıza Taşdelen , Tarsus ilçe başkanı Suat Işık, ilçe sekreteri İbrahim Geneş ve Genel merkez örgütlenme birim yöneticisi Ahmet Suseven de katıldı. Tüm Emek Der başkanı Bülent Gözener ile bazı il ve ilçelerin partili başkanları gelmişti. bu önemli kurultaya köy muhtarı Orhan Canbolat da ev sahipliği yaptı.
Genel olarak bakarsak, güzel hazırlanmış bir kurultaydı. Ama, köylülerin, çiftçilerin ilgisi azdı.. Aliefendioğlu köyünde konuşanları dinledik. Önce muhtar açılış konuşması yaptı. Ardından Vatan Partisi Tarsus ilçe başkanı Suat Işık söz aldı. Işık, böyle bir kurultayı Tarsus teşkilatı olarak düzenlemekten mutluluk duyduklarını belirterek köy muhtarı Orhan Canbolat’a teşekkür etti.
Muhtar Canbolat, 1918 yılında Aliefendioğlu köyünün Tarsus yöresinde en zengin köy olduğunu belirterek “Şu an en fakir köyüz. Neden? Çünkü o yıllarda Tarsus Fransız işgaline uğramıştı. İşgalden sonra topraklar faizcilerin eline geçti, üretim yapacak toprağımız çok az kaldı” dedi.
Vatan Partisi il başkanı Ali Rıza Taşdelen “Biz büyük bir milletiz. Tüm zorlukları üretim ile aşacağız. Yılmayacak üreteceğiz. Doğu Perinçek ve ekibine güveniyoruz. Partimiz iktidara geldiğinde herkes üreterek refaha erişecek” diye konuştu.
Üretim uzmanı Hasan Aslan Nurdoğdu, tarımda yoğun girdiler artarken, üreticinin ürettiğini maliyetine bile satamadığından bahsetti. “Tarım ve üretim olmazsa olmazımız. Çukurova ülkemizin en verimli topraklarına sahip. Bir yılda 3-4 ürün alabilme imkanı var. Tarımda çok sorun var. Bu sorunlar çözülmezse, üretilen ürünler pazarlanamazsa sorun büyük olur” diyerek kendince çözüm önerileri sundu.
xx
BANKALAR BATARSA BATSIN!
Kurultayın son konuşmacısı olan Doğu Perinçek ise “Ülkemizin çetin mücadele koşullarında olduğu gibi bu dönemde önümüzdeki zorlukları üreterek aşacağız. Vatan Partisinin merkezinde olacağı üreticilerin Milli Hükümetine doğru işçimizin, çiftçimizin, esnafımızın, sanayicimizin sorunlarını çözerek ilerliyoruz” dedi.
Doğu Perinçek, ülkede faiz sisteminin üretimi engellediğini, çiftçinin elindeki alet edavatların ve tarlalın haczedildiğini, kendilerinin iktidara gelmeleri halinde, tüm alacakların faizlerini silip, bir yıl ödemeleri erteleyeceklerini, hatta en az 5 yıl takside bağlayacaklarını söyledi.
Perinçek “Çiftçi ve köylü batacağına faizle geçinen bankalar batsın. Sadece üretime yönelik bankalar kalsın yeter. Şu an ülkemizde 49 banka var. Bu sayı 25’e inse hiçbir şey olmaz. Çiftçiyi , köylüyü, vatandaşı sülük gibi emen bankalar batsın. Çünkü çiftçi batarsa Türkiye aç kalır. Bu nedenle batan banka batsın, kalan sağlar bizimdir. Biz üretimden ve sanayileşmeden yanayız. Elektrik ülkemizde pahalı. Elektrik borcunu ödeyemeyen çiftçiye sanayiciye haciz geliyor. Biz bu sorunu aşmak için elektrik üretim ve dağıtımını yeniden kamulaştıracağız. Özelleştirilen önemli kuruluş ve şirketleri yeniden kamulaştırarak devlet bünyesine alacağız. Tasarruf başlatarak artacak parayı üretime ve yatırıma yönlendireceğiz. Gençlerimiz ve işsiz insanlarımızı yeni yatırımlar sayesinde iş ve aş sahibi yapacağız” diyerek proğramların da üretime ne kadar önem verdiklerinin altını çizdi.
Aslında konuşmalar ve öneriler geldi.
Ama beni üzen, katılımın çok az olmasıydı. Bu toplantıya tarımsal konuların temsilci ve başkanlarının katılmayışı ise büyük bir eksiklikti. Bu açığı sanırım Ulusal Kanal’ın canlı yayını bir ölçüde kapattı diyebilirim. İzleyemeyenler ve toplantıya katılamayanlar,bu yayının tekrarını Ulusal kanal arşivinden izlemelidir.